වාක්යය :
1
وَيۡلٞ لِّكُلِّ هُمَزَةٖ لُّمَزَةٍ
Arkadan çekiştirip duran, kaş göz hareketleriyle alay eden her kişinin vay haline!
වාක්යය :
2
ٱلَّذِي جَمَعَ مَالٗا وَعَدَّدَهُۥ
Mal toplayıp, onu tekrar tekrar sayan.
වාක්යය :
3
يَحۡسَبُ أَنَّ مَالَهُۥٓ أَخۡلَدَهُۥ
Malının kendisini ebedi kılacağını zanneder.
වාක්යය :
4
كَلَّاۖ لَيُنۢبَذَنَّ فِي ٱلۡحُطَمَةِ
Hayır! Andolsun ki o, Hutâme’ye atılacaktır.
වාක්යය :
5
وَمَآ أَدۡرَىٰكَ مَا ٱلۡحُطَمَةُ
Hutâme’nin ne olduğunu sen ne bileceksin?
වාක්යය :
6
نَارُ ٱللَّهِ ٱلۡمُوقَدَةُ
O, Allah'ın tutuşturulmuş ateşidir.
වාක්යය :
7
ٱلَّتِي تَطَّلِعُ عَلَى ٱلۡأَفۡـِٔدَةِ
Öyle ki, o kalplere kadar işler.
වාක්යය :
8
إِنَّهَا عَلَيۡهِم مُّؤۡصَدَةٞ
Şüphe yok ki, bu onların üzerilerine kapatılmıştır.
වාක්යය :
9
فِي عَمَدٖ مُّمَدَّدَةِۭ
Uzatılmış sütunlarla (kapatılmıştır).